LÖSEMİ LENFOMA MİYELOM HASTALARINDA İNFEKSİYONLARDAN KORUNMA

Bağışıklık sistemi insan vücudunun mikroorganizmalara karşı kendisini korumasını sağlayan çok farklı hücreler, organlar, dokular ve proteinlerden oluşur. Bağışıklık sisteminin kan kanseri, lenf kanseri gibi çeşitli hastalıklar veya bunlara yönelik olarak yapılan tedaviler nedeniyle baskılanması vücudu çok çeşitli mikroplara karşı savunmasız bırakır. Bu durumda olan kişilerin enfeksiyon kapmamak için belli bazı kurallara dikkat etmesi gereklidir.

EL YIKAMA: Bütün enfeksiyonlardan korunmanın en önemli yolu el yıkamadır. Ellerimiz günlük faaliyetler sırasında çok sık olarak mikroplarla kirlenirler. Sürekli olarak el yıkamak ise mümkün değildir. Ancak aşağıdaki durumlarda mutlaka ellerin yıkanması gereklidir:

  • yemek yemeden veya hazırlamadan önce

  • bitki ve/veya toprağa dokunduktan sonra

  • dışarıdan eve geldikten sonra

  • tuvaletten sonra

  • hayvanlara temas ettikten sonra

  • bebek altı değiştirdikten sonra

  • hayvan veya insan dışkısıyla kirlenmiş nesnelere temastan sonra

Günlük faaliyetler sırasında ellerin ağız ve burna götürülmemesine veya mümkün olduğunca az götürülmesine de dikkat edilmelidir.

El Yıkama Nasıl Yapılmalıdır?

Sosyal el yıkama dediğimiz, ellerin 20-30 saniye süreyle su ve sabunla ovalanarak yıkanması, zararlı mikropların uzaklaştırılması için son derece etkilidir. Özel antibiyotikli sabunlara veya musluk suyu dışında başka sıvılara gerek yoktur. Ancak yıkama sırasında ellerin bütün yüzeylerinin ovalanmasına dikkat edilmelidir. Parmak araları, elin ve parmakların dış kısmı, baş parmak ve bilek ayrıca mutlaka ovalanmalıdır. Suyun sıcaklığı oda ısısında olmalıdır. Fazla sıcak veya fazla soğuk su, ellerde mikropların yerleşeceği çatlaklar oluşturabileceğinden, kullanılmamalıdır. Su ve sabuna ulaşılamayacak durumlarda, örneğin ev dışında alışverişte veya gezerken elleri temiz tutmaya özen göstermeli ve gerektiğinde %60’tan fazla alkol içeren kolonyalar, jeller kullanılarak eller ovalanmalıdır. Bu yöntem de su ve sabun kadar etkili bir temizlik sağlayacaktır.

Ellerin bakımı temizlik açısından önem taşır. Eğer ellerde çatlaklar, sıyrıklar veya yaralar oluşacak olursa mikropların buralara yerleşmesi çok kolaylaşmaktadır ve işin kötü yanı bu şekilde yerleşen mikropların su ve sabunla yıkanarak uzaklaştırılması da zor olmaktadır. Bu nedenle el bakımına özen gösterilmeli, ellerin sık yıkanmaya bağlı kurumasına çatlamasına izin verilmemelidir. Günde birkaç kez nemlendirici kremler sürülmelidir.

Solunum Enfeksiyonlarından Korunma: Solunum yoluyla bulaşan mikroplar genellikle soğuk algınlığı (nezle) ve grip yapan virüslerdir. Bunlar dışında zatüre ve menenjit yapan bazı bakteriler de solunum yoluyla bulaşabilmektedir. Solunum yoluyla bulaş, hasta kişilerin konuşurken, gülerken, öksürürken veya hapşırırken solunum salgılarıyla dışarı attıkları bu mikropların sağlıklı insanların solunum sistemine ulaşmasıyla gerçekleşir. Bu mikroplardan korunabilmek için;

  • Sık sık el yıkanmalı/temizlenmeli
  • Eller ağız/burun/göze değdirilmemeli
  • Kalabalık ortamlardan kaçınmalı
  • Nezle/grip olan kişilerden uzak durmalı
  • Evde nezle/grip olan kişi maske takmalı, ellerini sık sık temizlemeli.
  • Ev halkı ve hasta her yıl grip aşısı olmalı

Solunum yoluyla bulaşan mikroplardan korunmak için sürekli maske takmaya gerek yoktur. Ancak kalabalık ve kapalı ortamlarda uzun süre (1 saatten uzun) kalma olasılığı varsa maske takılabilir. Doğrusu, hasta kişilerin maske takmasının sağlanmasıdır. Solunum ile bulaşan mikroplar bir metreden fazla yaklaşılmadığı sürece kolay kolay bulaşmamaktadır. Bu nedenle hasta kişilerden uzak durulması da etkili bir önlemdir. Ancak solunum mikroplarının vücut dışına çıktıktan sonra bulaştıkları yüzeylerde (kapı kolu, koltuk, sandalye tutacağı, elektrik düğmesi, telefon ahizesi, cep telefonu, bilgisayar klavyesi vb) uzun süre canlı kalabileceği ve buraların ellenmesi ile sağlıklı kişinin eline geçebileceği daha sonra da bu kişinin elini ağzına, gözüne, burnuna götürmesiyle bulaşabileceği unutulmamalıdır. Bu yüzden el yıkama ile ilgili yukarıda anlatılan öneriler bu türden mikropların neden olduğu hastalıklardan korunmada da son derece önemlidir.

Solunum yoluyla bulaşan enfeksiyonlardan korunmak için dikkat edilmesi gereken diğer konular şunlardır:

  • Toprak ve bitkilerle uğraşmamalı, uğraşılacaksa eldiven ve maske giyilmeli
  • Eldiven çıkarılınca eller yıkanmalı
  • Toz/parçacık çıkaracak işlemler yapılmamalı
  • Tozlu ortamlardan uzak durulmalı
  • Sigara içilmemeli sigara dumanından kaçınmalı

HAYVANLARLA TEMAS:Evcil hayvanlar hayatımızın bir parçasıdır. Bağışıklık sistemi baskılanmış hastalar için evcil hayvanlar bir takım riskler taşırlar. Ancak buradan evcil hayvanların evden uzaklaştırılması gerektiği anlaşılmamalıdır. Evcil havyan, veteriner hekim takibinde olmak kaydıyla aynı evde yaşamaya devam edebilir. Hayvanın bakımıyla ilgili bazı noktalara dikkat edilmesi gereklidir.

  • Hayvan dışkısıyla temas edilmemeli
  • Hayvan kafesi, sepeti, akvaryumu başka biri tarafından temizlenmeli
  • İshal olan hayvana ve etrafa dokunulmamalı, ishali geçene kadar evden uzaklaştırılması tercih edilmeli
  • Kedi ve kuşların altı her gün değiştirilmeli (bir başka kişi eldiven giyerek yapmalı)
  • Hasta veya küçük hayvanlara dokunmamalı (hayvan yavruları enfeksiyon açısından erişkin hayvanlara göre daha risklidir)Sürüngen (su kaplumbağası, kaplumbağa, yılan, iguana vb) beslenmemeli, sürüngenlerin beslendiği çevreden uzak durulmalı
  • Ördek yavrusu veya civciv beslenmemeli

Dış ortamlarda da başıboş hayvanlardan (kedi, köpek, kuş vb) uzak durulmalıdır. Güvercinler şehir hayatında sık karşımıza çıkmaktadır. Park ve bahçelerde çok miktarda güvercin yaşamakta ve insanlar tarafından beslenmektedir. Oysa güvercin dışkısı, bağışıklık sistemi baskılanmış hastalarda ağır seyreden enfeksiyonlara neden olan mantarlar içerir.

GIDA GÜVENLİĞİ: Bağışıklık sistemi baskılanmış hastalar için gıdalarla bulaşabilen mikroplar da önemli riskler taşımaktadır. Bu nedenle yenilen, içilen gıdaların hazırlanması ve tüketilmesi aşamalarında belli kurallara uyulmalıdır:

  • Yemek hazırlamadan önce eller yıkanmalıdır
  • Et/tavuk/balık için farklı bıçak ve tahta kullanılmalıdır. Bu gıdaları kesmekte kullanılan bıçak ve tahta, diğer gıdalar (sebzeler, ekmek vb) için kullanılmadan önce bol sıcak su ve sabunla yıkanmalıdır.
  • Diğer gıdalar çiğ et/tavuk/balığa temas etmemelidir.
  • Mutfaktaki tüm alet ve örtüler temiz olmalıdır.
  • Kirlenen aletler sıcak su ve sabunla yıkanmalıdır.
  • Az pişmiş/çiğ et/tavuk/balık yenmemelidir. Eğer gıdaların ısılarını ölçmekte kullanılan bir termometre var ise bu ürünlerin iç ısısı kontrol edilebilir; et: 66oC, tavuk: 82oC olmalıdır. Bu olanak yok ise, pişirme süresini uzatarak veya bir başka kişi tarafından tadına bakılarak iyi piştiğinden emin olunmalıdır
  • Çiğ yumurta içeren gıdalar (mayonez, çeşitli soslar vb) yenmemelidir. Rafadan yumurta yenmemelidir.
  • Buzdolabının dışında (oda sıcaklığında) iki saatten uzun süreyle kalan yiyecekler atılmalıdır.
  • Sokakta satılan yiyecekler tüketilmemelidir.
  • Sebze ve meyve bolca yıkanmalı ve mümkünse soyularak yenmelidir.

AŞILAR: Enfeksiyonlardan korunmanın en etkili ve en ucuz yollarından biri de aşılanmaktır. Bağışıklık sistemi baskılanmış hastaların olması gereken aşılar, bağışıklık sisteminin baskılanmasına neden olan hastalığın tipine, hastalığın evresine ve hastalık için verilen tedaviye göre değişiklik gösterir. Bu yüzden mutlaka konunun uzmanı olan hekimlerin önerileri sorulmalı ve ona göre aşı şeması belirlenmelidir. Ancak hangi hastalık olursa olsun bağışıklık sistemi baskılanmış her hastanın olması gereken aşı grip aşısıdır.

Grip aşısı, halk arasında bilinenin aksine son derece güvenli bir aşıdır. Aşı yapılan kişilerin %10’undan azında görülen aşı yerinde ağrı, şişlik gibi hafif yakınmalar dışında önemli bir yan etkisi yoktur. Yumurtaya alerjisi olan kişiler dışında herkes güvenle grip aşısı olabilir. Bağışıklık sistemi baskılanmış hastaların ve bu kişilerle aynı evde yaşayan kişilerin her yıl grip sezonu başlamadan önce Eylül veya Ekim aylarında aşılanmaları gereklidir. Aşının daha geç yapılmasının bir sakıncası yoktur ancak aşı etkisini vücutta gösterene kadar geçecek olan birkaç haftalık sürede kişiler gribe yakalanabileceğinden ne kadar erken yapılırsa o kadar koruyucu olacaktır.

BİTKİSEL İLAÇLAR ve OTLAR: Bağışıklık sistemini güçlendirdiği konusunda elimizde kesin kanıtlar olan bitkisel bir tedavi yoktur. Bağışıklık sistemi karmaşık bir yapı olduğu için hangi durumda hangi bitkisel maddenin etkili olacağını tespit etmek mümkün gözükmemektedir. Bununla beraber hastaların çeşitli kaynaklardan aldıkları bilgilerle bazı bitkisel maddeleri, ilaç veya otları kullanmaları sık karşılaşılan bir durumdur. Bu tür maddelerin zararlı olma olasılıkları, vücudun başka organlarına olumsuz etki gösterebilecekleri, tedavide kullanılan ilaçlarla etkileşime girerek istenmeyen sonuçlara neden olabilecekleri unutulmamalıdır. Bu yüzden bitkisel bir takım maddeler kullanmak isteyen hastaların, durumu mutlaka doktorlarıyla paylaşmaları gereklidir.

         



İletişim Adresi
info@losemilenfomamiyelom.org
  LÖSEMİ LENFOMA MİYELOM DERNEĞİ
Hoşdere Caddesi No: 198/5 Çankaya Ankara • www.losemilenfomamiyelom.org


 
Web Tasarım: AdaNET